UYGUN - SPOTLU SORU BANKASI - SOSYAL BİLGİLER 7. SINIF
4. ÜNİTE www.sadikuygun.com.tr 122 BİLİM, TEKNOLOJİ VE TOPLUM ÜNİTE DENEME SINAVI 5 Matbaanın ilk örneklerinin Çin’de kullanıldığını, daha sonra 15. yüzyılda Avrupa’da Johannes Gutenberg tarafından ge- liştirildiğini biliyoruz. Matbaanın geliştirilmesi bilimsel birikimin artmasına ve korunmasına büyük katkı yaptı. 15. yüzyıla ka- dar çok az insan okuma yazma biliyordu. Bunun en önemli nedeni okuyacak fazla şey olmamasıydı. Elle yazılmış kitaplar vardı ancak bunlar hem az hem de pahalıydı. Çinlilerin ica- dı olan matbaa ile baskı yapılabiliyordu. Bu matbaada bütün bir sayfanın tüm harf ve resimlerinin ahşap oyması yapılıyor, sonra üzeri mürekkeple kaplanıp baskısı alınıyordu. Bu son derece zahmetli ve zaman alan bir baskı yöntemiydi. Johannes Gutenberg daha gelişmiş bir matbaa icat etti. Bütün bir sayfayı ahşap üzerinde oymak yerine ayrı ayrı madenî harfler hazırladı. Bu harfleri yan yana getirerek kelime ve cümleleri oluşturdu ve basacağı sayfaları hazırladı. Böylece çok daha hızlı basım yapmak mümkün oldu. Gutenberg’in baskı devriminden bir yüzyıl sonra bilim insanları, çok daha büyük etkiye sahip yeni fikirler içeren çalış- malarını, çok geniş okuyucu kesimleri için basmaya başladı. Özellikle Nicolas Copernicus (Nikolas Kopernik), “Gök Cisimlerinin Devinimi Üzerine” adlı astronomi kitabında Güneş’in merkezde yer aldığını, Dünya dâhil, gezegenle- rin onun çevresindeki bir yörünge üzerinde daireler çizerek döndüğünü anlattı. Kilise ise Dünya’nın sabit olduğunu söylüyordu. Kilisenin tam tersi olan bu görüşü savunmak, beraberinde birçok cezayı getirebilirdi. Bu yüzden kitap yayımlanmadı. 1543’te kitabı yayımlama konusunda ikna edilen yayıncılar, kendilerini kiliseden korumak amacıyla Copernicus’un kitabına bir ön söz ekledi ve kitapta onun tasarısının yalnızca bir kuram olduğunu belirttiler. Matbaanın modern hâle getirilmesiyle önemli bilgiler veren eserlerin basılması sağlanmıştır. Buna rağmen bilimin önün- deki engeller hâlâ devam etmektedir. Verilen bilgilere bakılarak aşağıdakilerden hangisi bilimin gelişmesinin önündeki en büyük engel olarak göste- rilebilir? SB.7.4.3 A) Çıkarlarına ters düştüğü için kilisenin etkin olarak bilimsel çalışmaların karşısında yer alması B) Avrupa'da selülozdan yapılan kâğıdın maliyetlerinin yüksekliği ve yeterince kâğıt bulunamaması C) Matbaa sahiplerinin giderleri çok olduğundan kitap basımı için çok yüksek fiyatlar istemeleri D) Savundukları fikirlerin hâlâ toplumda yadırganması nedeniyle bilim insanlarının ölüm korkusu yaşamaları 6 Yazının ilk icat edildiği yıllarda günümüzdeki gibi kâğıtlar yoktu. Yazılar bunun yerine papirüs denilen özel bir ağacın yapraklarına, derilere ve taşlara yazılırdı. İlk yazılar çiviler yardımıyla bu yüzeylere kazınıyordu. Çinlilerin mürekkebi icat etmelerinin ardından yazı yazmak kolaylaştı. Son olarak Anadolu’da, Bergama’da parşömen kâğıdın kullanıl- masıyla günümüze en yakın kâğıt icat edilmiş oldu. Bu sayede yazılar daha kalıcı oldu. Kuşaktan kuşağa geçerek insanların atalarının tecrübelerinden faydalanması sağlandı. Bu bilgilere göre aşağıdakilerden hangisine ulaşılabilir? SB.7.4.1 A) Bergama'daki parşömen kâğıdı deriden yapılmıştır. B) Yazının gelişmesi sosyal ilişkileri zayıflatmıştır. C) Yazının gelişimine farklı milletler katkı sağlamıştır. D) Yazı ilk olarak Çinliler tarafından kullanılmıştır.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy ODAxMzU=